Kayseri lige veda etmiş, F.Bahçe haftalar önce şampiyonluğa ulaşmıştı. Soma'daki facia sonrası ise dünkü 90 dakika maden işçileri için veda töreni gibiydi. Ne gol yiyen üzüldü, ne gol atan sevinebildi. Baroni'nin ağlarla buluşan vuruşu sonrası, Fenerbahçeli oyuncular uzun yıllar unutulmayacak bir poz verdi. Sow'un golü maçı da ligi de Kanarya için bitirdi.
Sonucu önemli olmayan 90 dakika
Bir tarafta şampiyon Fenerbahçe, diğer yanda küme düşen Kayserispor... Nefes almaktan bile utandığımız (!) şu dönemde sahadakilerin de futbol oynamaya niyeti yoktu. Mücadele ettiler, futbolun güzelliklerini ortaya koymaya çalıştılar ama, ‘Bitse de gitsek’ dedikleri aşikârdı. Soma’da şehit olan emekçilerimiz içindi aslında bu haftaki maçlar... Tribünden elde edilecek hasılat, futbolcuların alacakları galibiyet primlerinin adresi acının merkezine yollanacaktı. Futbolcular belki de ilk kez takımları için değil başka bir amaç için sahadaydı. Onlar elinden geleni yaptı ama stadı boş bırakan ve küfürü diline pelesenk eden az sayıdaki taraftar için aynı ifadeleri kullanmak doğru olamazdı! Erken tatile çıkan Fenerbahçe dün farklı 11’le sahaya çıkmıştı. Şampiyon yine işi sıkı tutarken, hüsranla başladığı
sezonu galibiyetle bitirmek için yemin etmiş gibiydi. İlk tehlikeli atak ev sahibinden geldi. 6’da Mouche’nin şutunu Mert parmaklarının ucuyla kornere çeldi. 12’de Sow’un pasını Baroni gelişine ağlara yolladı: 0-1. Bu kez gol sevinci yoktu, Soma’da hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu. İlk 45’te daha baskılı gözüken Fenerbahçe, ikinci yarıda kontrolü rakibine bıraktı.
Son dakika klasiği!
Daha fazla pas yapan, gol arayan ve pozisyona giren taraf Kayserispor’du. 52’de Bobo’nun direği sıyıran şutu, Biseswar ve Nobre’nin şutları, Sarı-Lacivertliler’in kalesinde tehlike yarattı. 90+3’te Sow son sözü söyledi: 0-2. “Her zaman hazır olmak zorundayım” diyen Mert görevini başarıyla yaptı. Sonuçta iddiasız, boş tribünler önünde oynanan bir maçtı. Tüm Türkiye’nin ağladığı günlerde kafa dağıtmaya yaradı mı, o da tartışılır!